Kitap Yorumu: Ölüm Bizi Ayırana Dek - Barbara J. Zitwer


Herkese Merhaba!

Bugün Nemesis Kitap'tan Barbara J. Zitwer imzalı "Ölüm Bizi Ayırana Dek" isimli kitapla geldim karşınıza. Şimdi siz böyle aşklı-meşkli bir kitaptan bahsedeceğimi sanıyor olabilirsiniz, ancak öyle değil. Tabi ki aşk da var içinde ama tadında ve olayların akışına uygun şekilde.

Daha fazla uzatmadan bahsedeyim kitabımızdan. Joey Rubin, kitabımızın baş karakteri, özel bir şirkette çalışan mimar. Bir gün eski bir tarihi binayı tekrar restore etme projesinin yöneticiliğini alarak İngiltere'ye gider. Bu çok istediği bir iştir ve bu görevin ona verilmesi Joey'a bir sürpriz olmuştur. Kim bilir belki de kaderi onu İngiltere'ye sürüklemektedir.

İngiltere'ye gitmek hayatının dönüm noktası olacaktır. Sarah, yıllardır görüşmediği ancak bir kardeşi kadar çok sevdiği arkadaşıdır. Tekrar görüştüklerinde neler olacak, değişen hayatlarına hangi bakış açısıyla bakacaklardır? Arkadaşlıklarını irdeleme fırsatını bulacaklardır. Sarah, karakteri oldukça içten, hayata ve ailesine bağlı bir kadın. Onun yaşam tarzı ve ailesine kol kanat germesi sizi oldukça etkileyecek...

İngiltere'de tanıştığı baba-kız da onun hayatını değiştirecektir. Annelerini kaybeden bu baba-kız Joey'un hayatında önemli bir yer kaplayacak. Ian ve Lily; yalnız yaşayan çevresinde çok sevilen dünyaları yaşadıkları bu kasaba olan ikilinin, Joey'un dünyasında nasıl bir yeri olacak? Geçmiş ve geleceği nasıl sorgulayacaklar? Ian karakterini sevdim, kendine fazlasıyla güvenen ve her işi mükemmel yapabilecek bir karakter. Lily, sevimli bu genç kızı herkes çok seviyor. İç dünyasında yaşadıklarını Joey sayesinde dışarı vuracak. Özellikle babasıyla diyalogları çok keyifli.

Ve geldik en sevdiğim karakterlere. Joey bir gün bir gölde yüzen beş bayanla karşılaşır. Bu normal bir göl değildir. Buzla kaplıdır, evet buzla. Bu beş kadın, yaşları oldukça yüksek (70-80 arası diyebiliriz) her gün bu gölde yüzmektedir. Joey bu beş arkadaşa katılır ve onlarla birlikte yüzmeye karar verir. Farklı bir deneyim olacaktır. Onlardan öğreneceği çok şey vardır.

Beni asıl etkileyen bu beş kadının arkadaşlıkları oldu. Birbirlerini hiç bırakmayan, mutluluklarını, üzüntülerini ve kavgalarını hep birlikte yaşayan bu beş kadın, asla ayrılmayan bu beş kadın. Kavga etseler bile arkalarını dönünce unutan, "biz dostuz olur böyle olaylar" diyebilen bu kadınlara imrenmemek elde değil. Okurken onları o kadar çok sevdim ki, keşke dedim bu kadar yaşlansam ve dostlarım hep yanımda olsa. 

Karakterleri, yaşadıkları hayatlar, acılar, geçmişleri, zevkleri ne kadar farklı olsa da dostlukları hep aynı kalmış. 80 yaşını dolduran arkadaşlarına doğum günü yapacak kadar birbirlerine bağlı ve hayattan zevk alan bu beş kadını sevmemek mümkün değil. İşte Joey'da onların bu hayatlarından etkileniyor ve kendi hayatını sorgulamaya başlıyor.

Oldukça akıcı anlatımıyla hikaye sizi içinde sürüklüyor. Karakterlerin birbiri ile bağlantıları tabi ki var ama burada bundan bahsetmek doğru olmaz. Sonu da keyifli o kadarını söyleyeyim... 

Ben okudum ve çok beğendim, okumanızı tavsiye ederek diyorum ki...

Keyifli okumalar...

Yorumlar